Osmaniye, son birkaç yılda artan fiyatlar ve uygulanan zamlarla sıkıntı yaşayan şehirlerden biri haline gelmiş durumda. Birçok sektördeki yüksek fiyat artışları, vatandaşları maddi açıdan zor durumda bırakıyor ve şehri yaşanabilirlik açısından tehlikeye sokuyor. Özellikle ekmek, su, kiralar, iş yeri aidatları, ulaşım ücretleri ve çeşitli hizmetlerdeki fahiş artışlar, Osmaniyelilerin gündeminde büyük bir sorun teşkil ediyor.
Bu yazıda, Osmaniye’deki bu ekonomik krizden ve çözüm önerilerinden bahsedeceğim.
Geçtiğimiz günlerde, Osmaniye Belediye Başkanı, ekmek fiyatlarına yapılan zam konusunda bir açıklama yaparak, fırıncılara zamları geri çekmeleri gerektiği uyarısında bulunmuştu. Başkan, ekmek fiyatlarının yükselmesi durumunda gerekli adımların atılacağını belirtmişti. Ancak, şu ana kadar ekmek fiyatlarının aynı seviyede kaldığı görülüyor. Osmaniye halkı, bu zamların geri çekilmemiş olmasını ve Belediye Başkanı’nın gereğini yapmamasını şaşkınlıkla karşılıyor.
Başkanın, ekmek fiyatlarındaki zammı geri çekmemesi durumunda ne zaman harekete geçeceği hala merak konusu. Eğer gerçekten de zamların geri alınması konusunda bir adım atılmadıysa, Osmaniyeliler, Başkan’dan daha somut ve hızlı bir çözüm bekliyor. Bu durumun geçiştirilmesi, sadece ekonomik sıkıntıları artırmakla kalmayacak, aynı zamanda halkın belediyeye olan güvenini de sarsacaktır.
Osmaniye’de suya yapılan yüzde 700 oranındaki zam ise diğer bir büyük sorun. Bu zam, halkın gündeminde uzun süredir büyük bir tartışma konusu olmuştur. Su, hayatın temel gereksinimlerinden biri olduğundan, böyle yüksek bir zam, zaten maddi zorluklar içinde olan Osmaniyelilerin belini daha da büker. Belediye ve ilgili kurumlar, su fiyatlarındaki artışı nasıl haklı gösterebilir? Su gibi temel bir hizmetin fiyatlarının bu kadar yüksek olması, halkın karşılaştığı yaşam koşullarını daha da zorlaştırıyor.
Başkan ve ilgili makamların bu duruma bir çözüm getirmesi, en azından bu orandaki zammın geri çekilmesi ya da daha makul bir seviyeye indirilmesi gerekebilir. Su, yaşamsal bir ihtiyaç olduğundan, bu zamları sürekli hale getirmek Osmaniye halkı için sürdürülebilir bir çözüm sunmuyor.
Osmaniye’de, dükkan kiraları, ev kiraları ve genel olarak yaşam maliyetleri hızla artmakta. Büyükşehirlerdeki yaşam maliyetlerine yaklaşan, hatta kimi zaman onları geçen bu fiyat artışları, halkın cebini yakıyor. Örneğin, küçük bir iş yeri için ödenen 400-500 TL’lik aidatlar, iş yerlerini zor durumda bırakıyor. Aynı şekilde, ev kiralarının artması, düşük gelirli ailelerin ev sahibi olma imkanını daha da zorlaştırıyor. Bu durum, ekonomik eşitsizliklerin derinleşmesine ve toplumda huzursuzlukların artmasına yol açmaktadır.
Dükkan kiraları ve ev kiralarındaki artışların, Osmaniye’deki ticaretin ve yaşamın sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini söylemek yanlış olmaz. Eğer bu durum bir şekilde denetlenmezse, şehrin her köşesinde benzer sıkıntılarla karşılaşılabilir.
Osmaniye’deki ulaşım ücretleri de oldukça yüksek. Büyükşehirlerde neredeyse 100 kilometre mesafeye gidecek bir kişi, 25 TL ücret öderken, Osmaniye içindeki 5 kilometrelik mesafeler için aynı ücretin ödenmesi, vatandaşları zor durumda bırakıyor. Bu durum, şehrin sosyal yapısını, ekonomisini ve halkın yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Osmaniye’nin iç ulaşım ağının iyileştirilmesi, daha adil fiyatlandırmaların yapılması, halkın bütçesini rahatlatacaktır.
Büyükşehirlerde, benzer mesafelerde uygulanan düşük fiyatlarla Osmaniye’deki ulaşım ücretlerinin kıyaslanması, vatandaşların tepkisini daha da artırıyor. Şehir içi ulaşımda yapılan zamlar, küçük bir şehirde bu kadar yüksek olmamalıdır. Daha adil, daha sürdürülebilir bir ulaşım politikası, şehirdeki halkın yaşamını iyileştirecektir.
Osmaniye’de zam furyası sadece ulaşım, kiralar ve suyla sınırlı kalmıyor. Hamamlar, bakkallar, restoranlar ve diğer birçok alanda da sürekli artan fiyatlar, halkın cebini zorlamakta. Bu sürekli zam dalgası, şehrin sakinlerinin maddi olarak sıkıntıya düşmesine ve harcamalarını kısıtlamalarına yol açmaktadır. Özellikle gıda sektöründe, her geçen gün artan fiyatlar, halkın temel ihtiyaçlarını karşılamasında engel teşkil ediyor.
Gıda ürünlerinin, özellikle de temel gıda maddelerinin fiyatları hızla yükseliyor. Bakkallar, manavlar ve marketlerdeki fiyatlar, halkın gelirinin hızla gerisinde kalmaya başladı. Bu durum, Osmaniyelilerin günlük yaşamını sürdürebilmesi için oldukça zorlayıcı hale gelmiş durumda.
Osmaniye’deki ev sahipleri ve iş yeri sahiplerinin çoğu, kira fiyatlarını yüksek tutarak vergi yükünden kaçıyorlar. Bu da, kiracıları daha büyük zorluklarla karşı karşıya bırakıyor. Ev sahiplerinin yüksek kira fiyatları koyması, hem ekonomik eşitsizlikleri artırıyor hem de kiracılara büyük maddi yükler bindiriyor. Kira fiyatlarının yüksekliği, şehrin sosyal yapısına zarar veriyor ve halkın geçim sıkıntısını derinleştiriyor.
Osmaniye’deki bu tür uygulamalara karşı ciddi denetimlerin yapılması, ev sahiplerinin adil bir şekilde hareket etmelerini sağlayabilir. Kiracılara adil ve uygun koşullar sunulması, şehrin daha sağlıklı bir şekilde gelişmesine katkı sağlayacaktır.
Osmaniye’deki bu yüksek fiyat artışları, halkın büyük bir kesimi tarafından şikayet edilmekte ve şehirdeki yaşamı çekilmez hale getirmektedir. Eğer bu zamlar geri çekilmez ve denetimler yapılmazsa, Osmaniye, ekonomik olarak daha da kötüye gidebilir. Bu noktada, yetkililerin hızlıca ve etkin bir şekilde harekete geçmesi gerekiyor.
Başkan Çenet’in, ekmek ve su fiyatlarındaki zamlara karşı alacağı daha somut adımlar ve şehri denetleme konusunda daha aktif bir tutum sergilemesi, veya “Halk Ekmeği” devreye alarak halkın ekonomik yükünü hafifletecektir. Ayrıca, diğer sektörlerdeki fiyat artışlarına karşı da benzer çözüm önerilerinin devreye girmesi, Osmaniye halkının daha sürdürülebilir ve huzurlu bir yaşam sürmesini sağlayacaktır.
Osmaniye’nin geleceği, doğru ekonomik politikalar ve sosyal denetimler ile şekillenecektir. Eğer bu sorunlara erken müdahale edilmezse, şehirdeki huzursuzluk artacak ve halkın yaşam standardı daha da düşecektir. Osmaniye’deki zam furyasına son vermek, adil bir ekonomik düzen kurmak ve halkın refahını sağlamak adına hemen harekete geçmek zorunludur.