Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 14 Mart 2025 tarihli Cuma hutbesi, zekât ve fitre sadakasının önemini vurgulamaktadır.
İslam, yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma bilinciyle toplumda iyilik köprüleri kurmayı emreder. Zekât, zenginlerin malının belli bir kısmını fakirlere vermesi, dayanışmayı artırır ve malın gerçek sahibinin Allah olduğunu hatırlatır. Zekât, cimrilikten ve aşırı dünyaya bağlanmaktan korur. Fıtır sadakası ise Ramazan sonrasında bayramın şükrüdür ve bayramda ihtiyaç sahiplerinin sevinçlerine ortak olmayı sağlar.
Zekât ve fitre, nakdi ve ayni olarak verilebilir. Verilen yardımların kaliteli ve ihtiyaç sahibinin gerçek ihtiyacına uygun olması gerekmektedir. Zekât, öncelikle akraba ve komşulara verilmeli, ancak ihtiyaç duyulursa vekâlet yoluyla da ulaştırılabilir. Türkiye Diyanet Vakfı, zekât ve sadakaları şeffaf bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktadır.
Ayrıca, 13-20 Mart tarihlerinde “İyilik Haftası” kutlanarak yardımlaşma bilincinin artırılması hedefleniyor. Hutbe, Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünü anarak şehitlere rahmet dileyerek son buluyor. İyilik, yardımlaşma ve dayanışmanın gücünden faydalanarak toplumun huzurunu sağlamak önemlidir.